1 Nisan 2009 Çarşamba

Yaşamın toplam nitelik yönetimi

Yaşamın TQM`i insanın kendi yaşam koşullarını, normlarını kabul etmesiyle, içtenleştirmesiyle başlar. Devamlı farklı yaşamlar peşinde, kendi normlarınızı sürekli zorlayarak koşmayacaksınız


Peki ama gerçekten normal diye adlandırılabilecek bir norm yoksa ve her insanın normali kendine göreyse birey yaşamları üzerine söylenecek artık hiçbir şey yok mu?.. Yani ne olursa olsun olan biteni tartışmasız, sorgusuz sualsiz kabul etmek zorunda mıyız...


Tabii ki değil... Bence asıl önemli olan, bireyin normu neyse, neyi normal olarak kabul etmiş olursa olsun kendi yaşamıyla ilgili toplam nitelik yönetimini yapmaya çalışmasıdır. (Total quality management of life) (TQM). Yaşamın TQM`i bireyin kendi normlarına uygun bir kalite arayışı içinde olmasıdır. Örneğin; diyelim ki insan doğasına aykırı olarak tek eşli yaşamı seçtiniz, bu yaşamı toplam olarak anlamlı kılacak arayışlara girmelisiniz. Aksini seçtiniz ise onu da anlamlı ve nitelikli kılabilirsiniz. Bu ikisi de çok zordur... Bunun için de insan yaşamları sürekli kriz, bunalımlar içerir.


Yaşamın TQM`i insanın kendi yaşam koşullarını, normlarını kabul etmesiyle, içtenleştirmesiyle başlar. Yani kendinize kurduğunuz yaşamı kabul edeceksiniz, devamlı farklı yaşamlar peşinde, kendi normlarınızı sürekli zorlayarak koşmayacaksınız.


Bu meseleleri açıkça tartışabilmek için seksi de tartışmanın içinde odaklaştırmak zorundayız. Çünkü seks konusunda bireyin kafası net değilse toplam nitelik yönetimini başarmak da mümkün değildir. Erica Jong`un `Zipper fuck` adını vererek popülerleştirdiği kavram geçerlidir. Seksi daha da heyecanlı yapan, yenilik arayışıdır. Yani insanlarla hızlı ve tatmin edici seks, `Zipper fuck`un temelinde yatan anlamdır. Son derece akıllı bir kadın olan Avukat Kezban Hatemi, Bettina-Cem Hakko boşanmasından yola çıkarak Milliyet pazar ekine verdiği demeçte `Refah seviyesi yüksek erkekler belli yaşa gelince maalesef taze vücut arıyor` demiş. (Kezban Hanım`ın lafı Sosyal Darvinizm`e son derece uygundur ve bunun bilimsel temeli de vardır) Bence bunun parayla, sınıfsal konumla filan fazla alakası da yok. Evrensel bir davranış biçimi söz konusu. Ayrıca burada sadece erkeklere özgü arzu da söz konusu değil. Bugünün kültürel ortamında bu davranış biçimi sadece erkeklere özgü olarak görülebilir ama arzu kadın-erkek için aynıdır. Önemli olan, insanın bu içgüdüsüne uyması durumunda kendi yaşamı hakkında bazı kararları da vermesi ve TQM`i buna göre yapması gerekecektir. Bu içgüdüyle davranan birçok insan yaşamını eline yüzüne bulaştırır ve rezilliğini çıkarır. İşi daha da zor hale getiren, bu tür işlerde ortada bir formül de bulunmamasıdır. Üstelik içgüdülerine uymamaya karar veren insanlar için de standart formül yoktur. Tek eşli yaşamı hem kadın hem de erkek için kaliteli hale getirmek müthiş bir gayret gerektirebilir. Bunun TQM`i bile daha zor olabilir, zordur ama imkansız değildir. Her insanın yaşamı bir kosmos olduğuna ve normları kendisine göre tanımladığı için tek eşli yaşamın zorluğu, iki farklı insanın kozmosunun çakışmasının koşullarını sağlamak zorunluluğudur. Bu hayattaki en zor işlerden bir tanesidir. Sırf bu yüzden birlikte yaşlanmayı beceren insanlara hayranlık duyarım. İçgüdülerine uygun yaşayan insanların işi daha kolaydır, çünkü onlar kozmos çakışması arayışında değillerdir. Hatta çatışma olsa, onlar için hayat daha da eğlendirici hale gelebilir. Bu arayış ve çatışma, insanların kendilerini komik duruma düşürmeleri için elverişli ortam yaratır. Birçok orta yaşlı insanın, çapkınlık adı altında yaptıkları komik şeylerin hayli utandırıcı olabilmesi de bu yüzdendir işte...


Anlayacağınız hayatın kendisi zordur. İlişkiler daha da zordur. Önemli olan, insanın nasıl yaşlanmak istediği konusunda hedeflerini belirlemesi, bu hedeflere göre yaşam planını yapması ve toplam nitelik yönetimine yeterince kafa yormasıdır. Yaşamı tek boyuta indirgeyip yaşamaya çalışmak mümkün değildir. Bu tür uğraş insana sadece mutsuzluk getirir. 22.08.2006

Hiç yorum yok: